yeni adresimiz:www.yurtsevergenclik.net.tc
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
yeni adresimiz:www.yurtsevergenclik.net.tc

özgürlüğe her zamankinden daha yakınız
 
AnasayfaAnasayfa  PortalliPortalli  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yap  

 

 Kürtçe Lehçeleri Üzerine -1 / Şahîn DÎLOK

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Êvar
aktif üye
aktif üye
Êvar


Mesaj Sayısı : 63
Yaş : 35
Kayıt tarihi : 26/10/07

Kürtçe Lehçeleri Üzerine -1 / Şahîn DÎLOK Empty
MesajKonu: Kürtçe Lehçeleri Üzerine -1 / Şahîn DÎLOK   Kürtçe Lehçeleri Üzerine -1 / Şahîn DÎLOK Icon_minitimePaz Ekim 28, 2007 4:23 pm

Mizgîn 28. Sayı - “O'nun delillerinden biri de, göklerin ve yerin yaratılması, dillerinizin ve renklerinizin ayrı ayrı olmasıdır. Şüphesiz bunda, bilenler için ibretler vardır.” (Rum, 22)

“Ey insanlar, biz sizi bir erkek ve bir kadından yarattık ve birbirinizi tanımanız için sizi milletlere ve kabilelere ayırdık. Allah yanında en üstün olanınız Allah'tan en çok korkanınızdır. Allah bilendir, haber alandır.” (Hucurat, 13)

Sözlerin en güzeli Allah'ın sözleridir. Konu ile ilgili Allah'ın ayetiyle başladık.

Allah insanların dillerini, renklerini ve ırklarını ayrı ayrı yaratmıştır ve bunların ibretlik yaratımlar olduğunu ayrıca bunun kendisinin varlığının ve gücünün delillerinden olduğunu belirtiyor.

Dil, diller nasıl oluşmuş, nasıl gelişmiş, nasıl farklı farklı diller ortaya çıkmış ( farklı diller sonradan mı ortaya çıkmış yoksa yaratılıştan beri mi böyleydi) sorusuna yönelik bir çok tez veya anlayış olsa da tam net ve herkes tarafından kabul edilmiş bir fikir yoktur. Ama dil günümüzde sürekli olarak üzerinde düşünülen ve araştırılan konulardan biridir.

Dünya üzerinde binlerce dilden bahsedilir. Ancak özellikle geçen 20. yüzyıl ve içerisinde bulunduğumuz 21. yüzyıl özellikle de gelişmiş ve egemen ülkelerin politikaları sonucu 5000 dilin kaybolduğu ve kaybolmaya devam edeceği tahmin ediliyor. Yeryüzünde şu an 7000 dilin yaşadığı sanılmaktadır. Bunlardan 5000'i 100 binden az bir kitle tarafından konuşulmaktadır. Bir yada kaç kişinin konuştuğu diller bile vardır. Gerek halk olarak sayılarının azlığı gerek egemen sistemlerin politikaları sonucu yakın bir zamanda bu bunların % 90-95'inin kaybolacağı öngörülmektedir. Ebeveynlerden çocuklara aktarılarak tehdit altında olmaktan kurtulan diller olarak geriye sadece 300-600 konuşulan dil kalabilir. Bu dil cinayeti veya dilsel soykırım paradigması olarak kayda geçmiştir.

Yüz yıla yakın bir süredir büyük baskılarla asimile edilmeye çalışılan Kürtler ve dilleri olan Kürtçe sapasağlam ayakta kalmayı başarmıştır. Gerek köklü bir dil olması, köklü bir tarihlerinin olması, gerek mensubunun fazla olması ve gerekse de geniş bir coğrafyada konuşulması Kürtçe'nin yok olmasının önüne geçmiştir.

Öncelikle şunu belirtmekte fayda vardır. Gerek halk olarak Kürt tarihini gerek dilini ortaya koyarken çok büyük zorluklarla karşılaşırsınız. Bunların en büyüğü de siyasal baskılardır. Bunun dışında her ne kadar bu gün Kürtoloji çalışmalarında büyük bir ilerleme varsa da yine bir çok konuda tartışmalar ve fikri ayrılıklar bulunmaktadır. Konumuz olan Kürtçenin Lehçelerinde de durum farklı değildir. Kürtlerin kendilerine has kurum ve kuruluşlarının olmaması, devletlerinin olmaması, Kürtçe üzerinde yapılan çalışmalarda gerek Kürtleri ve coğrafyaları Kürdistan'ı ellerinde bulunduran devletler gerek Kürtler üzerinde başka hesapları olan ülkelerin müdahaleleri sürekli olmuştur. Bu durum bir çok spekülasyona da zemin hazırlamıştır. Bazı batılı ve doğulu bilim adamlarının Kürtçe üzerindeki çalışmalarını da bu müdahalenin bir yönü olarak değerlendirebiliriz. Kürdistana hakim yönetimler Kürt dili ve lehçeleri üzerindeki spekülasyondan çekinmemişlerdir. Sözümona bilimsel çalışmalar, bilimsel gerçekler adı altında sisteme hizmet eden projelerin bir parçası oluveriyorlar. Kürt dilini ve varlığını inkar eden Türk Devletinde Kürtler, Orta Asya'dan gelen Türkler, dilleri Kürtçe Türkçe'nin bozulmuş, asimile edilmiş ve Arapça, Farsça'nın da karıştığı bir dil olarak gösterilir. Birkaç yüz kelimeden ibaret bir dildir. Hatta Kürtçe'nin şivelerini bile ayrı birer dil gibi gösterebiliyor. Sonuç itibariyle de Kürtler arasındaki ortak dili de Türkçe olarak göstererek çok güzel bir şekilde tüm sorunları çözüyor(!). Bunların dışında daha birçok yöntemi sistemli bir şekilde devreye sokmaya çalışıyor.

Türk devletinde durum bu iken, Fars Devletinde durum pek farklı değil. Fars bilim adamlarına göre de Kürtlerin tamamen Fars'tır, Kürtçe de kadim Farsça'dan kopmuş, Farsça'nın bir lehçesidir.

Saddam lehçeler üzerinden yola çıkarak Kürtlerin özgürlük mücadelesinin önüne geçmek istedi ama pek başarılı olmadı. Soran Kürtlerine; "Siz Kürt değilsiniz ne işiniz var bu Kürtlerle?" deyince, Soranların cevabı netti: "Asıl Kürtler biziz."

Kısacası Kürtlerin mezheb, bölge farkları üzerinden kar çıkarmaya çalışan sistemler, lehçe farklarını da gözden uzak tutmamışlar ve kullanabilecekleri tüm yöntem ve yolları asimilasyon ve sömürge politikaları için kullanmışlardır. Daha bir çok örnek verilebilir.

Bu noktadan çıkışla Kürtlerin, Kürt aydın ve dilbilincilerinin Kürtçe ve lehçeleri üzerindeki çalışmalarını, her türlü lehçecilik ve bölgecilik saplantısından uzak daha da derinleştirmeleri ve geliştirmeleri gerekmektedir.

Neden Lehçe Farklılıkları?
Lehçeler bir dilin tarih seyri içerisinde çeşitli nedenlerden ötürü (coğrafi, siyasi, toplumsal) birbirinden farklılaşmasıyla ortaya çıkmıştır. Bu gün dünya üzerinde bir çok millet farklı lehçeleri konuşmaktadır. Hatta birbirlerini hiç anlayamayacak derecede farklılaşan lehçeler de vardır. Türkçenin lehçeleri olarak gösterilen Özbekçe, Kırgızca, Kazakçadan Türkiye Türkçesini konuşan hiç kimse anlamamaktadır. Hakeza bir Kırgız, Kazakça, Azerice, Özbekçeyi bilmemektedir. Türki Cumhuriyetlerin toplantılarında bu ülkelerin devlet başkanları aralarında Rusça konuşurlar. Arapça bin yılı aşkın bir süredir Arapların dışındaki milletlerin bile eğitim dili olmasına rağmen, hatta Kur'an eksenli (yani tek bir kaynak üzeri) bir dil olmasına rağmen farklı lehçelere sahiptir. Şu an Almanya'da birbirlerini anlayamayan farklı lehçelerle konuşan Almanlar vardır. Bu bir çok ülke ve ulus içinde geçerlidir. Kısacası lehçeler milletlerin bir gerçeğidir. Sadece Kürtler için geçerli olan bir durum değildir.

Yüzyıllardır bilinçli ama gizliden yürütülen, Kürtlerin birlik olma ve bu birliktelik etrafında dillerini, kültürlerini, edebiyatlarını, siyasal varlıklarını vs. geliştirme ve kendini gerçekleştirme yönündeki tüm yolların kapatılması politikaları sonucu, bir millet gibi davranamamışlar ve bu davranış çerçevesinde bir yaşam ortaya koyamamışlardır. Kürdistanı paylaşan devletler her ne kadar kendi iç çekişmeleri varsa da Kürtler üzerindeki politikalarda ortak hareket etmişler, gerek gizli gerek açık bir çok anlaşma imzalamış, paktlarda bir araya gelebilmişlerdir. Kürtlerin sosyolojik anlamda bir millet ortaya koyamamaları bir çok noktada olduğu gibi dile de yansımıştır.

Bu gün Kürtlerin bir devleti yoktur, herkese hitap eden kurum ve kuruluşları yoktur, sürekli bir şekilde takib edilebilecek yayın organlarından mahrumdurlar. Böylesi bir ortamda dil birliğinden bahsetmek mümkün değildir. Ancak bu gün henüz birkaç yıllık ömrü olan Kürtistan Federe Bölgesi'nde görüldüğü gibi; Kürtler ortak bir lehçe veya lehçelerin farklılığı içerisinde bir arada bulunabilirler ve Kürtler için herhangi bir sorun da çıkıyor değil. Kaldı ki, Kürtlerin birbirleriyle anlaşıp anlaşamamaları sadece Kürtleri ilgilendirir. Varsın anlaşamayalım bu bizim problemimiz. Kendimiz bu problemimizi çözebilme yetenek ve bilgisine sahibiz. Bunlar teknik meselelerden başka bir şey değildir. Kürtler özgürce kendi kurumlarını oluşturup farklı lehçeleri bilen hatta hapsine vakıf onlarca kişiden oluşan komisyonlar kurup sorunların üstesinden gelebilirler. Kürtler için iki ana formül tamamiyle çözümün halli için yeterli olacaktır. Bunlardan birincisi Avrupadaki örneklerinde olduğu gibi her lehçede eğitimin yapılması bulundukları bölgelerde resmi dil statüsünde olmaları. İkincisi ise ortak bir lehçe merkez alınarak diğer lehçelerde de eğitim ve öğretim yapılır halde ulusal bir dil birliğine gitmeleridir. Diğer lehçelere de Kürtçe'nin zenginliğigözüyle bakılıp faydalanılabilecek noktada yararlanılmalıdır.

Bu girişi yaptıktan sonra Kürtçe'nin lehçeleri üzerideki konumuza dönebiliriz.

Yine belirtmek gerekirse, bu tür çalışmalar komisyon çalışmalarıdır ve bu çalışmalarda bizzat Kürt bölgelerinde gezilerek, yerinde araştırılarak daha iyi sonuçlara varılabilinir. Ve bu bir günlük masa başında okunmuş ve yazılmış bir araştırma olmaktan uzak, derli toplu, bilimsel çerçevede yapılmış olmalıdır. Ayrıca yine bu tür çalışmalar gelecek araştırmacılar için de temel teşkil ederek, her gelen yeni bir tuğla ekleyerek konuyu genişletmelidir. Şu an Kürtler açısından profesyonel veya amatör bütün çalışmalara ihtiyaç vardır.

Kürtçe Nerelerde Konuşulur?
Bugün dünya üzerinde 50 milyon Kürt olduğu tahmin edilmektedir. Asimilasyon politikaları, baskılar, ekonomik nedenler, diasporalardaki yaşam gibi etmenlerden ötürü bu rakamın hepsinin Kürtçe konuştuğu veya Kürtçe bildiği söylenemez. Kürdistan sınırlarının dışında da sayısı azımsanmayacak kadar Kürt nüfusu vardır. Kürtçe bugün İskenderun'dan yukarı doğru Maraş, Elbistan, Sıvas'a, oradan doğuya doğru Erzincan, Erzurum, Kars, Ardahan, Erivan yakınlarına kadar, oradan aşağı doğru Nahciwan, Maku, Xoy, Urmiye gölünün doğusunu da içine alacak şekilde Bicar'a, oradan Basra Körfezine kadar, oradan da kuzeye doğru Dicle nehrini takip ederek Bağdat'ın doğusundan Kerkük, Musul'a kadar oradan batıya Kamışlı'ya, oradan da Anteb'e ve nihayet Akdenize kadar olan konuşulduğu doğal alanın dışında, Kürtçe bir çok bölgede konuşulur.

Orta Anadolu, Ege ve Marmara bölgesi Kürtlerin milyonlarla ifade edilen yoğunlukta yaşadığı bölgelerdir. İran'da Horasan Bölgesinde sürgün Kürtler, Bağdat'ta, Şam'da, Halep'te, Lübnan'da gerek sürgün gerek ekonomik nedenlerden ötürü bulunan sayıları milyonları bulan Kürt kitlesi, Hz. Ali döneminde Afganistan, Pakistan ve Hindistan'a cihad için giden sonra geri dönmeyen milyonlarca Kürt, Selahaddinî Eyyubî zamanında Mısır'a gidip yerleşen ve halen orada yaşayan Kürtler, Stalin döneminde başta Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan gibi Orta Asya Ülkelerine sürgüne yollanan Kürtler, Azerbaycan, Ermenistan, Kurdistana Sor bölgesinde yaşayan Kürtler halen kendi dillerini konuşurlar. Bunların dışında Avrupa'da ve Amerika'da milyonu aşkın Kürt bulunmaktadır. Neredeyse dünyanın dört bir tarafına dağılan/dağıtılan Kürtler gittikleri yerlerde dillerini unutmamışlar, hatta Kürdistan'ı paylaşan sistemlerin etkisinden kurtulmanın avantajıyla edebi, kültürel, sanatsal faaliyetlerine hız vermişler, adeta yeniden dirilişi sağlamışlar.

Kürtçe'nin Lehçelerine geçmeden önce Kürtçe'nin dünya dilleri arasındaki yerine bir göz atalım.

Bilim adamları dilleri bağlı bulundukları köken itibariyle ve dilin yapısı itibariyle ikiye ayırmışlardır.

1- Yapılarına Göre Diller: Yapılarına göre diller 3'e ayrılır.
a-Tek heceli diller: Çince ve Tibet dilleri.
b-Eklemeli diller: Türkçe, Fince ve Macarca.
c-Bükümlü diller: Hind-Avrupa (Kürtçe bu gruptadır) ve Sami dilleri.

2-Kökenlerine Göre Diller:
a- Hind-Avrupa Dilleri Ailesi:
b-Sami Dilleri Ailesi: Arapça, İbranice, Süryanice dillerini içine alır
c-Bantu Dilleri Ailesi: Güney ve Orta Afrikada bölgesindeki bazı dilleri içine alır.
d-Çin Dilleri Ailesi: Çin ve Tibet dillerini içine alir.
e-Ural-Altay Dilleri Grubu: Bu dil grubuna Fince, Macarca, Estonca, Türkçe ve Mogolca girer.

Hind-Avrupa dil Ailesi iki alt bölüme ayrılır. Hind kolu ve Avrupa Kolu.

Avrupa Kolu:
1-Cermen Dilleri: İngilizce, Almanca, İsveççe, Norveççe, Danimarkaca ve İslandaca.
2-Romen (Latin) Dilleri: Portekizce, İspanyolca, Fransızca, İtalyanca ve Romence.
3-Slav Dilleri: Rusça, Sırpça, Bulgarca ve Lehçe.
4- Yunanca, Arnavutça, Litvanca gibi bazı diller de herhangi bir kola bağlı değil kendi başlarına dillerdir.

Hind Kolu:
1-Hindi Diller: Hindçe, Urduca, Bengalce, Pencapça ve Senegalce gibi.
2-İrani Diller: Kürtçe, Farsça, Tacikçe, Afganca (Peştunca) ve Osetçe gibi.
Bundan yola çıkarak Kürtçe'yi Hind-Avrupa dil ailesinin Hind grubuna bağlı İrani dillerdendir diyebiliriz.

(Devam Edecek)

Kaynakça:
Abdurrrahman UÇAMAN- Seîd VERROJ : Ferheng-Vajname;Kovara WAR
A. ALİ: Kürt Dilinin Dünya Dilleri Arasındaki Yeri; Zazalar Üzerine Yeni Tezler Ve Bu Tezlerin Eleştirisi; Kovara WAR
A. MERETOWAR: Gramera Kurdiya Hersê Zaravayan; Kovara Nûbihar
Dr. Tove Stuknabb-Kangas: Tehlike Altındaki Dilsel Ve Kültürel Çeşitlilik Ve Tehlike Altındaki Biyoçeşitlilik-Çeşitliliğin Korunmasında Dilsel İnsan Hakları Eğitiminin Rolü; Kovara BÎR
Hamza AKSAL: Kürtçenin Lehçelerindeki Yakınlık; Kovara MIZGÎN
Mihemed Emîn ZEKÎ Beg: Dîroka Kurd û Kurdistanê
Michael L. CHYET: Rûpelek Ji Dengnasiya Dîrokî Ya Zimanê Kurdî; Kovara BÎR
Mûrad CIWAN: Dilimiz Kürtçe; (İnternet Üzerinden İndirilmiştir)
Ömer AYBAR: Anadolu'daki Sürgün Kürtler; Kovara MIZGÎN


Mizgin Dergisine tesekkürler. Rabbi yar ve yardimcilari olsun.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.roj.forumup.com
 
Kürtçe Lehçeleri Üzerine -1 / Şahîn DÎLOK
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
yeni adresimiz:www.yurtsevergenclik.net.tc :: Foruma Kurdi-
Buraya geçin: